Genel

Şarap nasıl saklanır? Şarap saklama koşulları nelerdir?

Üzüm bağlarından sofralara uzanan yolculuğunda çeşitli aşamalardan geçen şarap, uygun koşullarda muhafaza edildiğinde tüm aromalarını açığa çıkararak lezzetine lezzet katabiliyor. Işık, nem, sıcaklık ve ses gibi şarabın saklanmasında dikkat edilmesi gereken hususlar bir araya gelerek şarabı bir müzikalin yıldızı haline getirebiliyor. Uygun koşullarda muhafaza edilmeyen şarap, müzikalin figüranları arasına katılarak sahnelerin yıldızı olma hayaliyle vedalaşıyor.

Şarabın ömrü kaç yıldır?

Tanen, asit, alkol, şeker ve aroma bileşikleri gibi şarabı oluşturan yapı taşları, farklı ısılarda ve sürelerde birbirleriyle kaynaşıp yeni bileşikler ortaya çıkarıyor. Bu süreçte renk, koku ve tat değişimleri görülüyor. Uygun koşullarda muhafaza edilen şarap, bu bileşiklerle lezzetine lezzet katıyor. “Şarabın ömrü kaç yıldır?” sorusunun yanıtı, şarabın saklanma koşullarına göre değişiklik gösteriyor. Uygun sıcaklık ve nem koşullarına sahip, güneş görmeyen titreşimsiz bir ortamda muhafaza edilen şarapların yaklaşık 3 yılda tüketilmesi öneriliyor. Buzdolabına giren şarapta ise bu süre 3 haftaya düşüyor. Peki açılan şarap ertesi gün içilir mi? Şarabın açıldığı andan itibaren tüketilmesi gerektiğine dair şehir efsanesini bir kenara bırakıp, farklı şarap türlerinin penceresinden bakarak bu sorunun yanıtını arayalım…

Açılmış şarap hemen tüketilmeli mi?

Açılmış şarap türlerinin tüketilme süresine, alkol ve tanen miktarı karar veriyor. Kırmızı şarabın açıldıktan sonra ne kadar sürede tüketilebileceği alkol miktarına, gövde ve tanen seviyesine göre değişebiliyor. Düşük alkol ve tanen miktarı içeren kırmızı şaraplar, açıldığı andan itibaren 2-3 gün tazeliğini koruyabiliyor. Tanen ve alkol seviyesi arttıkça bu süre 1 haftaya kadar çıkabiliyor. Şarabın dayanma süresi saklama koşulları ve şarabın kalitesine göre değişkenlik gösterse de beyaz ve rose şarapların daha hızlı tüketilmesini gerektiriyor. Düşük alkol değerine sahip bu tür şarapların içiminden keyif almak istiyorsanız en fazla 3 gün içinde tüketmenizde fayda var. Çoğunlukla meyvemsi aroma taşıyan rose şaraplarda bu süre aşıldığında aromalar yitiriliyor. Şişeleme sırasında daha fazla oksijene maruz kalan beyaz şarap türleri, kırmızı şaraplardan daha hızlı oksitleniyor. Bu nedenle açılmış şarap belirtilen süre aşıldığında tadını kaçırarak damak keyfinizi bozabilir. Açılmış şarap köpüklüyse ertesi güne bırakmamakta fayda var.

 

Şarap nasıl saklanmalı?

Şarabın türü ne olursa olsun, evlerde vitrin köşelerinde muhafaza edildiğinde sanıldığı gibi yıllanmaya değil hızla bozulmaya mahkum bırakılıyor. Üzüm türü, tat, aroma, koku ve asidite dengesi gibi unsurlarla şekillenen her şarap çeşidinin saklanma aşamasında belli başlı temel kuralların izlenmesi gerekiyor. “Şarap hangi koşullarda muhafaza edilir?” sorusuna da bu kurallar yanıt veriyor. Dünya standartlarına göre güneş görmeyen, 15 ile 20 derece arasındaki sıcaklık değerine sahip nemli ve titreşimsiz bir ortam, şarabın saklanma koşullarını tanımlıyor. Şarabın saklanmasında dikkat edilmesi gereken hususlar, onun lezzetini ve aromasını uzun süre korumasını sağlıyor. Şarabın üretimi, saklanması, sunumu ve içimi konusunda yetkin isimler, “Şarap kaç derecede saklanır?” sorusunu “17 dereceyi aşmayan sıcaklığa ve %75 neme sahip bir ortamda saklanmalıdır” yanıtını veriyor. Bu değerleri dikkate alarak genç ve yıllandırılmış şarap türlerini saklamak için evinizde doğal bir mahzen yaratabilirsiniz. 

Güneş ışınları farklı reaksiyonları tetiklediği için şarabın tadını olumsuz etkileyebiliyor. Kuru ortamlar mantarın kurumasına ve işlevini yitirmesine neden olabiliyor. Mantar çatlayarak şarap ile oksijen arasındaki sınır ortadan kalkıyor ve bozulma süreci başlıyor. Mantarın şarapla tümüyle temas ederek ıslak kalması için yatık bir şekilde saklanması öneriliyor. Böylece oksidasyon sürecinin önüne geçilerek şarabın sirkeye dönüşme ihtimali de ortadan kaldırılıyor. Saklanma sırasında yaşanabilecek sıcaklık değişimleri de aroma, tat ve asidite dengesini yitirmesine neden olabiliyor. Şişelendikten sonra hareket ettirilen şarap koku ve tatlarını yitirebiliyor. 

Kırmızı şarap nasıl saklanır?

Kırmızı üzümlerde bulunan tanen şaraba aroma ve rengini verirken, onun doğal koruyuculuğunu üstleniyor. Yüksek tanenli şaraplar yüksek koruyuculuk düzeyiyle uzun yıllar saklanabiliyor. Kırmızı şaraplarda diğerlerine kıyasla daha zengin olan fenoller güneşle ya da ışıkla temas halinde şarabın muhafızlığına soyunuyor. Ancak bu bile kırmızı şarabın güneşe karşı savunmasız olmasının önüne geçemiyor. Bu nedenle “Kırmızı şarap nasıl saklanır?” sorusuna verilecek cevaplar arasında “Güneş ışınlarından uzak bir ortam” yanıtı ilk sırada yer alıyor. Tüketim aşamasına kadar hareket ettirilmeden, yatay bir konumda, uygun sıcaklık ve nem koşullarına sahip bir ortamda ya da şarap buzdolabı içinde muhafaza edilen kırmızı şarabın içmeden 2 gün önce dik bir konumda bekletilmesi öneriliyor. 

Beyaz şarap nasıl saklanır?

Beyaz şarap nasıl saklanır?” sorusunun yanıtını ideal saklanma koşullarını belirleyen ışık, nem, ses ve sıcaklık gibi unsurlar veriyor. Güneş ışınlarından uzak, nemli ve 17 derece sıcaklığa sahip, titreşimsiz, kokusuz izole ortamlar beyaz şarabın muhafazası için elverişli bir yapı sunuyor. Oldukça naif bir dokuya sahip beyaz şarapta ani sıcaklık değişimleri, bozulma ihtimalini artırıyor. Uygun saklanma koşullarında muhafaza edilen beyaz şarabın 5-10 derece sıcaklıkta tüketilmesi tavsiye ediliyor. İşte tam da bu noktada yapılabilecek hatalar, beyaz şarabın tadını kaçırabiliyor. 1-2 saatliğine de olsa oldukça düşük sıcaklıklarda hızlı bir şekilde soğutulan beyaz şarap aroma, tat ve asidite dengesini yitirebiliyor. Şarap kovasında soğutularak servis edilen beyaz şarap içindeki tüm aromaları açığa çıkararak lezzetini taçlandırıyor. 

Organik şarap nasıl saklanmalı?

Organik şarap yetiştiriciliğiyle ünlü Gökçeada,”Şarap nasıl saklanmalı?” sorusuna verdiği doğru cevapla şarabı sofraların yıldızı haline getiriyor. Gökçeada şarapları ile özdeşleşen Kalabaki üzümü yetiştiriciliğiyle şarabın Gökçeada’daki yolculuğuna yön veren Nusretbey Şarapları, uygun saklanma koşullarında olgunlaştırdığı organik şaraplarıyla şarap dünyasına yeni aktörler kazandırıyor. Türkiye’nin ilk organik şarap üretimini Gökçeada’dan başlatan şirket, şarabın saklanmasında dikkat edilmesi gereken hususları gözeterek ürettiği Gökçeada şarapları ile ülkemizin organik şarap markası haline geldi. 

Gökçeada’nın bereketli topraklarında 600 dönümlük arazide yer alan Kabya Bağları’nda yetiştirdiği organik üzümlerle şarabı kimyasallardan arındıran Nusretbey Şarapları, “Şarap nasıl muhafaza edilir?” sorusuna yanıt veren uygun saklanma koşullarına sahip mahzeninde şarabın sofradan önceki son durağını şekillendiriyor. Bağcılık ve üretime entegre bir yapı kazandırarak organik şarabın Türkiye’deki turizm elçiliğini üstlenen şirket, Nusretbey Tadımevi ile şarap tutkusunun izinden gidenleri sıra dışı aromalara uzanan bir seyahate çıkarıyor.  20 yılı aşan tecrübenin eseri olan organik şarap çeşitleriyle her türlü sofrada kendine yer edinen şirket, Nusretbey Tadımevi’nde gerçekleştirdiği etkinlikler aracılığıyla “Şarap nasıl saklanmalı?” sorusuna rehberlik ediyor. Nusretbey Şarapları’nın uygun saklama koşullarını dikkate alarak içime hazır hale getirdiği şaraplar, şarap tutkunlarını farklı aromaların başrol oynadığı organik bir serüvene çıkarıyor.

 Yıllandırılmış şarap nasıl saklanır?

Şarabı evinizde kısa süreliğine misafir edecekseniz, saklanma koşullarında esnekliğe gidebilirsiniz. Ancak yıllandırmaya uygun şaraplar için iş değişiyor. Yıllandırılmış şarap türlerinin ev ortamındaki kokulardan uzak bir bölgede, önerilen sıcaklık ve nem değerlerine sahip, karanlık bir ortamda bekletilmesi şart! Mutfağın herhangi bir kuytu köşesinde oluşturduğunuz mahzeninizin yemeklerin kokularından etkilenmemesi oldukça zor. Üstelik yaz aylarında 40 dereceleri zorlayabilen ev koşulları da şarabın uygun şekilde muhafaza edilmesini güçleştirebiliyor. Bu durum yıllandırılmış şarap türleri açısından hiç istemediğimiz sonuçlar doğurabiliyor. 

Yıllandırılmış şarap türlerinin aromasını koruyarak lezzetini artırmasını istiyorsanız şarap buzdolabı edinmenizde fayda var. Şarap buzdolabı, yıllandırılmış şarap türlerinin yatık olarak saklanması açısından oldukça fonksiyonel bir kullanım sunuyor. Böylece şarap buzdolabı, yıllandırılmış ya da yıllandırılmaya uygun şarapların bozulma ihtimalini tümüyle ortadan kaldırıyor. Özellikle yeni üretilen bir şarabı yıllandırmak istiyorsanız mutlaka bir şarap buzdolabı edinmelisiniz. Çünkü uygun sıcaklık ve nem değerleriyle kendi mahzeninizi yaratsanız bile şarabınız etraftaki kokulardan etkilenerek bozulma ihtimaliyle karşı karşıya kalabilir. Sauvignon, Merlot, Shiraz ile Chardonnay gibi yıllandırılmaya uygun üzüm çeşitlerinden üretilen yıllandırılmış şarap türlerini şarap buzdolabı içinde gönül rahatlığıyla istirahat ettirebilirsiniz.

Her şarap yıllandırılır mı? 

Peki her şarap yıllandırılır mı? Her yıllandırılan şarap gerçekten dünyanın en iyisi midir? Her şarabın yıllandıkça değer kazandığına ilişkin genel kanının bir yanılgıdan ibaret olduğunu söyleyebiliriz. Şarapların yıllandırılma süresi üzümün çeşidi, asmanın yaşı, yetiştiği bölge, üretim yılı ve metodu, olgunlaştırma stili, saklama koşulları ve süresi gibi faktörlere bağlı olarak belirleniyor. Dünyada üretilen şarapların yalnızda %1’inden az kısmının yıllandırmaya uygun olduğunu düşündüğümüzde, “Her şarap yıllandırılır mı?” sorusuna hiç düşünmeden “Hayır” yanıtı verebiliriz.

Şarap dondurucuda saklanır mı?

Şarabın saklanmasın dikkat edilmesi gereken hususlar arasında onu dondurucudan uzak tutmak da yer alıyor. Dışarıda muhafaza edilen şarabın içilmeden önce yarım saatliğine de olsa dondurucuda bekletilmesi bile sakıncalı! Eğer şarabınızı dondurucuda muhafaza ediyorsanız, onu salatalarınızda ve yemeklerinizde sos olarak kullanmaktan başka çareniz yok! Çünkü eksi dereceleri gören şarap içindeki bileşenleri yitirerek, tat ve dokusunu kaybediyor. Üstelik dondurucudaki titreşimli ortam, şarabın fermantasyon işleminin yeniden başlatarak onu sirkeye dönüştürüyor. Bu arada… Dondurucuda sakladığınız şarabınız, sirkelerin en afilisi olan balzamik sirkeye dönüştüyse şanslısınız. Yoksa kendisini unutun!

Related Posts